ESKİŞEHİR (İGFA) – Eskişehir Etraf Müdafaa ve Geliştirme Derneği ( ESÇEVDER ) ve Başka Demokratik Kitle Örğütleri, Kent Kurulları, kamu kurum ve kuruluşlar ve Belediyeler; Kütahya/Gediz/ Karaağaç’ta bulunan Murat Dağı’nda altın arama için yapılan başvuruyu Danıştay kararıyla 2020 yılında durdurmuştu.
Aynı şirket olan Anadolu Export tekrar Murat Dağı’nda altın için ÇED başvurusu yaptı.
Murat Dağı’nın yok olmasının Eskişehir, Kütahya, Uşak, Bilecik, Adapazarı, Manisa, Denizli, Aydın, İzmir ve Ankara susuzluktan kavrulrak yaşanmaz kentler olacağını öne süren üyeler, “Cevheri çıkarmak için Gediz Irmağının ve Porsuk Çayının doğduğu alanda ikisi ana ocak olmak üzere 5 farklı alanda patlatma yapılacağı, ÇED raporunda birinci 5 yıl için bu ocakların derinliğinin 30 ile 98 metre ortasında olacağı, 5 yılın akabinde işletme alanının genişletileceği ileri sürülmüştür. Bölgenin ormansızlaştırılması ve binlerce kilo dinamitin yaratacağı tozuma ile yağış yaratan Orman ve ögelerin ortadan kalkması ile 10adet kent susuz kalacaktır. Toplamda 1300 hektar ruhsatlı alanı bulunan şirketin işletme ruhsatı almak istediği 415 hektar, ormanlık arazidir. Şirket birinci etapta 212.000 ağacı keseceğini açıklamış ve bu sayının en az üç dört kat artacağı öngörülmektedir” sözlerini kullandı.
AFAD’ın 2020 yılında yayımladığı Vilayet Afet Planına nazaran Kütahya / Eskişehir’de her an 7,2 kuvvetinde bir sarsıntı beklendiğini vurgulayan ESÇEVDER Lideri Sadık Yurtman, açıklamasında, “Bu da faleketlere davetiye çıkarmaktır. Murat Dağı Gediz Belediyesi tarafından Kayak ve Termal Merkezi oluşturulmuş olup, bir tarafında karların içinde Kayak yapılırken, öteki tarafta Termal suların içinde sıcak hamam keyfi yapılmaktadır.Bu bölge ayrıyeten Tabiat yürüyüşleri, Yamaç Paraşütü, Bisiklet çeşitleri ve 5 adet yaylası ve endemik bitkileri ile cennetten bir köşeyi andırmaktadır . Bu türlü hoş bir yerin Altın uğruna yok edilmesi geleceğimizin yok edilmesi manası taşımaktadır. Yerin üstü altından kıymetlidir. ESÇEVDER olarak etrafa olan sevgi ,saygı ve müsamahanın tüm bireylere yansımasını ve tüm halkımızın etraf duyarlığına kavuşmasını istek ederken Porsuk Çayımızın elimizden kayıp gitmesine sessiz kalmayacağımızı kamu oyuna açıklamaktan gurur duyarız” diye konuştu.